İlk olarak kitabın kapağını çok başarılı bulduğumu söylemek istiyorum. Arkadya yayınlarını kutluyorum. Kapak yüzünün bizi kitabı okumamıza teşvik etmesi bende olumlu bir etki yarattı.
Kitabın içeriginden söz etmek gerekirse; Baş kahraman olan
Ella Beene’nın kocasının ilk karısından (Paige) olan çocuklarını kendi
çocukları gibi sahiplenmesi onlara gerçek bir anne’nin şefkatini vermesi, anneliğin sadece doğum
yapmakla olmadığını, sevginin kan bağı gerektirmediğini bu kitapta oldukça net
görüyoruz.
Joe ve Ella’nın evlilikleri çok güzel gidiyordu. Taa ki Joe’nun ölümü ile cenaze törenine çocuklarını
yıllar önce terketmek zorunda kalan üç yıl boyunca çocuklarının yüzünü görmeyen
Paige’nın gelmesi ile Ella’nın hayatı altüst olmaya başlamıştır. Joe’nun ölümü
Ellayı oldukça sarsmaya yetmemiş gibi birde çocukların biyolojik anneleri
ortaya çıkmıştı...
‘’Asla okyanusa arkanızı dönmeyin.’’
Paige’nın açtığı velayet davası ile uğraşırken biryandan Joe’nun
ona bıraktığı hiç açılmamış mektupların sırrını çözmeye çalışıyordu. Ella
herşeye rağmen tüm zorluklara göğüs gererek UMUT etmeyi bize hatırlatacak..
Duygu yüklü bir kitap olmasına rağmen beklentilerimin biraz
altında kaldı. Yer yer yapılan gereksiz tasvirler,kitabın ortalarına doğru
monoton bir hal almasına yol açtı. Buna rağmen okunması gereken bir kitap
olduğunu ve bizlere çok şey katacağını düşünüyorum..
Bu hayata gelirken
atalarımızın acılarıyla inleyerek, onların genlerini, göz renklerini, yara
izlerini, şereflerini ve utançlarını omuzlayarak geliyoruz.. İşte bu onların,
bu bizim. Bu mutluluğun öteki yüzü...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder